Vertigo baş dönmesi, sersemleme gibi etkilerde kullanılan nöroloji alanında sıkça karşılaşılan şikayetler arasında yer alır. Vertigo baş dönmesi başlı başına bir hastalık değil, sadece bir hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkar. İnsanların nöroloji polikliniklerine gitme nedenlerinin arasında en fazla bu sorun bulunur. Baş dönmesi, sersemlik, başın sallanması, dengesizlik gibi yakınmalar insanları huzursuz eder. Bu sorun her yaştan kişide % 5-10 oranında etkili olurken, 40 yaşın üzerinde bulunan kişilerde % 40 oranına yükselir. Bu belirtilerin olduğu hastalara aynı zamanda çınlama, uğultu, bulantı, kusma, işitme kaybı gibi belirtilerde eşlik edebilir. Baş dönmesini belli bir süre çeken kişilerde boyunda ağrı ve tutukluk gibi etkilerde gelişebilir. Vertigo baş dönmesi en fazla bening paroksismal pozisyonel vertigo ve migrenöz vertigo nedenlerinden kaynaklanır. Meniere hastalığı ve vestibüler nöritis hastalığında daha az görülür. Vertigo vücutta bulunan denge sistemlerindeki anormal durumlar nedeniyle oluşur.
Vertigo baş dönmesi sınıflandırılması
Periferik vertigo: Bu gruptaki vertigo iç kulaktan ya da vestibüler organlardan kaynaklanır. İç kulağın etkilendiği travmalar, soğukta kalma gibi etkenler, bening paroksismal pozisyonel vertigo periferik vertigo nedenleri arasındadır. Bunlar vertigo ataklarının yaşanmasına neden olur. Bu tür vertigoda görülen baş dönmesi çok kısa süreli olur. Eğer hastaya tanı konursa, tedavisi oldukça kolay bir şekilde yapılır. Manevra egzersizleri sayesinde hastalar normal sağlıklı hallerine geri dönebilirler.
Santral vertigo: Bu tür vertigo beyindeki denge sistemlerinden kaynaklanan baş dönmeleri şeklinde yaşanır. Bu hastalarda oluşan baş dönmesi sürekli olur. Hastalarda baş dönmesiyle birlikte konuşma bozukluğu, çift görme, yutkunma bozuklukları gibi nörolojik belirtiler eşlik edebilir: Genellikle hastaların şiddetli derecede denge bozukluğundan yakındığı görülür. Bu gruptaki hastaların tedavisi de oldukça uzun bir zaman alır. Bu tür vertigoya en fazla MS multipl skleroz, migren kaynaklı vertigo, otoimmün iç kulak hastalığı, beyin ve damar hastalıkları neden olur. Beyin sapı ile Serebellum adı verilen yapıların etkilendiği beyin ve damar hastalıklarından kaynaklanan vertigo baş dönmesi diğerlerine göre daha uzun süre devam edebilir.
Vertigo baş dönmesi tanısında kullanılan tetkikler ve tedavi yolları
Bu rahatsızlığa tanı konması için, bazı testler yapılır. Bunlar kalorik test, pür ton odiometri, elektronistagmografi, kompüterize dinamik posturografi, elektrokokleografi, manyetik rezonans görüntüleme MR ve beyin tomografisi kullanılır. Hastalara vertigo baş dönmesi tanısı konduktan sonra, altta yatan hastalığa uygun tedavi yollarına başvurulur. İç kulaktan kaynaklanan baş dönmesinde manevra egzersizleri oldukça başarılı sonuçlar verir. Santral vertigo durumunda uygulanan tedavi daha uzun bir süreci kapsar.
Detaylı bilgi ve randevu için biz sizi arayalım.
İlgili Makaleler
Ameliyatsız Migren Tedavisi
Ameliyatsız migren tedavisi, cerrahi müdahale gerektirmeyen, daha az invaziv ve genellikle daha güvenli olan tedavi yöntemlerini ifade eder.
Devamını OkuEEG ve EMG
EEG ve EMG, klinik uygulamalarda sıkça başvurulan testlerdir ve hastaların yaşam kalitesini artırmak için doğru tanı ve tedavi süreçlerinde kritik bir rol oynar.
Devamını OkuUyku Bozuklukları
Uyku insan yaşamının 3 te birini kapsayan fizyolojik bir ihtiyaçtır. Uyku bozuklukları, birçok psikolojik veya nörolojik rahatsızlıklara bağlı ortaya çıkabileceği gibi, sadece uyku bozukluğu olarak da görülebilir
Devamını OkuPeriferik ve Santral Sinir Sistemi Hastalıkları
Santral sinir sistemi, diğer adıyla merkezi sinir sistemi beyin ve omurilikten, ayrıca bunlarla bağlantılı olan sinirlerden meydana gelmiştir. Çevresel sinir sisteminden duyusal impulsları alır, buna yanıtı kontrol eder. Santral sistem vücuttaki kontrol ağı gibidir. Bu sistemden etkilenen faaliyetler ise, kas kontrolü, nefes alıp verme, görme ve bellektir. Bu önemli bölümdeki hasarda ya da bir hastalığın bu alanı etkilemesi sonucunda ciddi sağlık sorunları yaşanabilir. Beyinde anormal elektriksel aktivite sonucunda epilepsi yani sara hastalığı, otoimmün hastalıktan oluşan multipl skleroz MS, dopamin eksikliği nedeniyle parkinson hastalığı oluşabilir. Bunlar gibi santral sinir sistemindeki bozukluklardan kaynaklanan çeşitli rahatsızlıklar bulunmaktadır
Devamını OkuParkinson Hastalığı
Parkinson hastalığı kademeli olarak ilerleyen (progresif) bir hastalık türü olup ve yol açtığı el, kol, bacak, çene ve yüzün titremesi gibi belirtiler zaman geçtikçe kötüleşir. Hastalık ilerledikçe kişi yürüme, konuşma zorluğu yaşayabilir ve günlük basit ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayacak duruma gelebilir.
Devamını OkuNöropatik Ağrılar
Nöropatik ağrılar doku ağrılarından farklı olarak, sinir sisteminin herhangi bir yerindeki hasardan ya da hastalıktan kaynaklanan ağrılardır. Dolayısıyla yanlış alarm çalıyor, bir yerinizi jilet kesmiyor ama kesiyormuş gibi bir acı duyuyorsunuz. Ya da yanıyor gibi olduğunu söylerler mesela şeker hastaları ayaklarının altının yandığını söylerler. Nöropatik ağrı, insanları hayattan kopartmasına rağmen doğru tedavi edildiği taktirde kurtulmanın da mümkün olduğu bir ağrıdır
Devamını OkuMultipl Skleroz ve benzeri hastalıklar
Halk arasında MS hastalığıolarak bilinen Multiple Skleroz;hareket aksaklığı, kaslarda güçsüzlük, kısmi felç, dengesizlik, konuşma ve görme bozuklukları gibi çeşitli belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Ataklar halinde görülen MS, erkeklere oranla kadınlarda 2 kat daha fazla görülüyor.
Devamını OkuMigren Tedavisi
Bazı migrenlerin önlenmesine ve daha az ağrılı hale gelmesine, ilaçlar yardımcı olabilir. Migrenin tedavisinde etkili olan başka yöntemler de bulunmaktadır.
Devamını OkuMigren Nedir?
Bir migren, genellikle başın bir tarafında şiddetli zonklama ağrılarına veya nabız atma hissine neden olabilir. Genellikle bulantı, kusma ve ışığa/ sese aşırı hassasiyet eşlik eder. Migren atakları saatlerce hatta günlerce sürebilir ve ağrı o kadar şiddetli olabilir ki günlük aktivitelerinize engel olabilir.
Devamını OkuFelç Nedir?
Felç, vücudunuzun bir kısmında kas fonksiyon kaybıdır. Kısmi veya tam ve geçici veya kalıcı olabilir. Felç, vücudunuzun herhangi bir bölümünü, hayatınızdaki herhangi bir zamanda etkileyebilir. Bunu yaşarsanız, etkilenen bölgelerde muhtemelen ağrı hissetmezsiniz.
Devamını OkuKas Hastalıkları
Hemen hemen her yaş grubunda görülebilen kas hastalıkları (miyopatiler), günlük yaşamın büyük oranda kısıtlayan ve hızla ilerleyen hastalıkların başında gelmektedir. Doğru ve erken teşhisin oldukça önemli olduğu kas hastalığında genetik etkenler büyük bir rol oynamaktadır. Genellikle ailesinde kas hastalığı bulunan kişilerde rastlanılan bu hastalık 2-3 kuşak ilerisinde de gözlemlenebilir. Kesin tedavisi bulunamayan kas hastalığı, fizyoterapi ve rehabilitasyon ile hastanın kaslarının kuvvetlendirilmesi ve düzeltilmesi sağlanmaktadır. Kas hastalığı doğuştan meydana gelebileceği gibi çocukluk, ergenlik ve yaşlılık dönemlerinde de meydana gelebilen bir rahatsızlıktır. Hasta merdiven çıkarken, yürürken ve oturduktan sonra kalkarken güçlük çeker. Zamanla günlük hayatını büyük oranda kısıtlayan kas hastalığı, toplumda oldukça yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Hastalığın ilerleyen zamanlarında kaslarda zaafa yol açarak kasların güçsüzleşmesine neden olmaktadır. Kas hücrelerinin yapı ve işleyişlerindeki bozukluklar nedeniyle meydana gelen bu hastalık aynı zamanda kas ve sinir hastalıkları olarak da adlandırılmaktadır
Devamını OkuBaş Dönmesi (Vertigo)
Vertigo baş dönmesi, sersemleme gibi etkilerde kullanılan nöroloji alanında sıkça karşılaşılan şikayetler arasında yer alır. Vertigo baş dönmesi başlı başına bir hastalık değil, sadece bir hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkar. İnsanların nöroloji polikliniklerine gitme nedenlerinin arasında en fazla bu sorun bulunur. Baş dönmesi, sersemlik, başın sallanması, dengesizlik gibi yakınmalar insanları huzursuz eder.
Devamını OkuDemans (Alzheimer ve Diğerleri)
Yaşın ilerlemesi ile başlayan santral sinir sistemi ve diğer organlarda bazı fonksiyonların azalması fizyolojik ve sosyal yaşamı bozmayan bir durumdur. Demans ya da yaygın adıyla bunama ise kişinin bilişsel işlevlerinde, daha önce edindiği işlev düzeyine göre kötüleşme ile giden bir klinik sendromdur.Buna ilaveten davranış bozuklukları, sosyal ve mesleki aktivitelerde bozulma gözlenir.
Devamını OkuElektroensefalografi (EEG)
Elektroensefalografi tanımın kısaltması EEG’dir. Bu işlem insan beyninin elektriksel etkinliklerinin değerlendirilmesi amacı ile yapılır. Beyin dokularında bulunan sinir hücrelerin ile alakalı elektriksel sinyaller kafada bulunan saç kaplı deriye iletilmektedir. İletilen bu sinyaller kafa bölgesine yerleştirilecek olan elektrotlar yardımı ile bilgisayara aktarılır. İletilen tüm sinyaller alanında eğitim almış ve tecrübeli olan Nöroloji uzmanı hekimleri tarafından detaylı bir şekilde değerlendirilir. Elektroensefalografi sıklıklar aşağıdaki durumlarda gerçekleştirilir
Devamını OkuBeyin Damar Hastalıkları
Beyin damarlarının çeşitli patolojik durumlar nedeni ile daralması, tıkanması veya yırtılarak kanın damar dışına çıkması sonucu oluşan durumlardır. Serebrovasküler hastalık, stroke, inme gibi terimlerde aynı anlamda kullanılır. Beyin damarlarının daralma ve tıkanması ile oluşan duruma iskemik beyin damar hastalığı, damarın yırtılarak kanın beyin içinde yayılmasına beyin kanaması denmektedir
Devamını OkuElektromiyografi (EMG)
Kaslar, onları kontrol eden sinirler, duyusal (his) ve otonom sinir liflerinin işlevlerini test eden bir tanı yöntemidir. Sinir iletim incelemelerinde sinirler düşük akım şiddetinde (1-100 mA) elektrik ile uyarılır, yüzeysel kayıt elektrotları ile cevaplar kaydedilir. İğne EMG’sinde kaslar özel olarak üretilmiş steril (arınık) EMG elektrotları aracılığıyla incelenir. EMG incelemesi, duyusal, otonom ve motor sinir lifleri, sinir-kas bileşkesi ve kas işlevleri bozukluklarının tanısında yardımcı bir yöntemdir.
Devamını OkuEpilepsi (Sara)
Epilepsi, (sara) hastalığı olarak ta adlandırılır. Beyindeki sinir hücrelerinin zaman zaman anormal elektrikli deşarjları sonucu ortaya çıkan nörolojik bir bozukluktur. Beynin normal de çalışması ile elektriğin aşırı kontrolsüz yayılımı sonucu oluşur ve geçici bilinç kayına neden olur. Deşarjların ortaya çıktığı bölge neresi ise o bölgenin görevine dair belirtiler ortaya çıkar.
Devamını OkuBeyin ve Omurilik Tümörleri ve İltihaplanmaları
Beyin ve omurilik tümörleri beyin veya omurilikte kontrolden çıkmış anormal hücrelerin kitleleridir. Vücudun neredeyse herhangi bir bölgesindeki hücreler kansere dönüşebilir ve vücudun diğer alanlarına yayılabilir.
Devamını Oku