EPİLEPSİ (SARA) HASTALIĞI BELİRTİLERİ
Epilepsi, (sara) hastalığı olarak ta adlandırılır. Beyindeki sinir hücrelerinin zaman zaman anormal elektrikli deşarjları sonucu ortaya çıkan nörolojik bir bozukluktur. Beynin normal de çalışması ile elektriğin aşırı kontrolsüz yayılımı sonucu oluşur ve geçici bilinç kayına neden olur. Deşarjların ortaya çıktığı bölge neresi ise o bölgenin görevine dair belirtiler ortaya çıkar.
Epilepsi nöbetlerinin çok değişik çeşitleri, 40’ın üzerinde nöbet tipi tanımlanmıştır. Fakat, akılda tutulması gereken iki çeşit nöbet olduğudur. Birincisi, parsiyel epilepsi nöbeti olarak adlandırılır. Yani beyinde bir bölgeye sınırlı başlayan nöbetlerdir. Birde beynin orta hat yapılarından kaynaklanan yaygın epilepsi nöbeti (jenarilize epilepsi) denilen epilepsi nöbetleri de vardır ve bunlar farklı belirtiler gösterir. Epilepsi, belirtiler grubu ve birtakım özelliklerin bir arada bulunduğu sendrom şeklinde de tanımlanabilir.
EPİLEPSİ (SARA) HASTALIĞI NEDENLERİ
Epilepsi hastalığı nedenleri iki grupta değerlendirilir. Birincisi, semptomatik epilepsi, beyin tümörü, iskemik lezyon, beyne giden kan akımı azaldığında beyin dokusundaki besin maddeleri ve oksijen azalır ve bu durum hücre hasarına ve epilepsi nöbetlerine neden olur. Gebelik döneminde annenin ilaç, sigara ve alkol kullanması ve bebeğin gelişimini etkileyecek mikrobik hastalıklar, doğum sırasında oluşabilecek beyin zedelenmesi, kanaması, beynin oksijensiz kalması çocukta epilepsi hastalığı oluşmasına neden olabilir.
Doğum sonrası menenjit ve beyin iltihabı gibi problemler de epilepsi hastalığına yol açabilir. Ateşe bağlı istemsiz kasılmalar (febril konvulziyon), tiroid bezi hastalıkları, B 6 vitamini eksikliği ve tüm vücudu etkileyen enfeksiyonlar gibi faktörler epilepsi (sara) hastalığına neden olur.İdiopatik epilepsi, aileden geçen mutasyona uğramış genlerden dolayı genetik geçişli olarak ortaya çıkar.
EPİLEPSİ (SARA) HASTALIĞI BELİRTİLERİ
Epilepsi belirtileri, her kişide farlılık gösterir ve hastalarda belirtilerin hepsi görülmeyebilir. Epilepsi nöbetler halinde kendini gösterir. Bilinç kaybı, bayılma, titreme, yere düşme, halüsinasyon, otururken uzaklara dalma, nefes darlığı, nefesin kesilmesi, dokularda ve yüzde morarma, çok fazla tükürük salgılanması, bayılma sırasında idrar kaçırma, hareketlerde kontrol kaybı, kriz sonrası şaşkınlık, uyku hali, halsizlik ve yorgunluk, korku veya panik gibi belirtiler görülür.
EPİLEPSİ (SARA) HASTALIĞI TANISI
Epilepsi tanısı, öncelikle nöroloji uzmanının yapacağı fizik muayene ve hastanın şikayetleri alınır. Hastanın bilemediği bilinç kaybı ile oluşan nöbetler söz konusu ise, nöbet sırasında hastanın yanında olan kişiden bilgi alınır. En ideal yöntem hasta nöbet geçirdiği sırada doktorun görmesidir. Çok şüphelenilen hastaların hastaneye yatırılarak takip edilmesi gereklidir.
Bazı kalp hastalıkları da bayılma nöbetlerine neden olduğu için kardiyoloji tetkikleri de gerekebilir. Epilepsi tanısı denildiğinde önemli bir tetkik olan elektro-ensefalografi (EEG) denilen yöntemdir. EEG epilepsinin tipini belirlemede veya lokal ve parsiyel denilen gruptan, var ise bir odağı hangi bölgede, hangi şiddette olduğunu anlamak için de kullanılır. EEG özellikleri bazen hastalarda normal çıkabilir. Bu durumda daha ayrıntılı görüntülemek için hastayı bir gece öncesinden uykusuz bırakarak uyku sırasında EEG tetkiki yapılır. Gerekir ise gece boyu video eşliğinde EEG çekilir.
EPİLEPSİ (SARA) HASTALIĞI TEDAVİSİ
Epilepsi, mutlaka doktora gidilmesi ve doktor gerekli gördüğü sürece takip edilmesi gereken bir hastalıktır. Epilepsi, yaşam süresince devam edecek şeklinde algılanmamalıdır. Epilepsinin bazı türleri belli yaşlardan sonra tamamen düzelebilir ve ilaç kullanılmasına gerek kalmayabilir. Fakat, bu durum hassasiyetini korur ve ilaç tedavisinin bırakılmasını sadece hastanın doktoru karar verir. Nöbetler tekrarlayabilir ve beynin oksijensiz kalması bazı sorunlara neden olabilir. Her nöbet bir sonraki nöbeti tetikleyebilir. Tedavi edilmeyen küçük nöbet tipleri daha büyük nöbetlerin ortaya çıkmasına yol açar.
Epilepsi nöbetleri merdivenden düşme, sokakta olur ise trafik kazaları riskleri, suda boğulma, düşmeler esnasında ağır ya da hafif darbeler, yaralanmalar, gören çocukların ya da insanların korkması ve paniklemesi ve benzeri tehlikeler içerir. Bu nedenle epilepsi nöbeti geçiren hastaya hemen müdahale edilmesi gereklidir. Epilepsi tedavisinde en öneli tedavi ilaç tedavisidir. Epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar beyin hücrelerinin aşırı uyarılmasına baskı yaparak nöbetleri engeller. Bu ilaç tedavisi her gün önerilen dozda ve saatlerde düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Epilepsi tedavisi düzenli olarak uygulandığında da nöbetler olabilir. Epilepsi tedavisi hiç bir hasta da yüzde yüz değildir.
Araştırmalara göre uygun tedavi şartlarında hastaların % 60’ında nöbetler tamamen kaybolur iken, % 20’sinde tedavinin en iyi şekilde uygulanmasına rağmen nöbetler devam eder. İlaçlar ile tedavi edilemeyen epilepsi hastalarında cerrahi tedavi uygulanabilir. Epilepsi cerrahisi bu konuda uzmanlaşmış tıp merkezlerinde yapılır. Ameliyat esnasında nöbetlere neden olan beyin bölgesi çok incelikli bir şekilde alınır. Cerrahi tedaviden sonra hastaların % 90’ı önemli derecede düzelme gösterir.
Epilepsi hastalarına uygulanan diğer cerrahi yöntem ise ayrık beyin ameliyatıdır. Bu ameliyat corpus callosumun kesilmesi yöntemidir. Fakat bu ameliyat bir çok işlev bozukluğuna neden olabileceğinden dolayı çok fazla tercih edilmez. Bir diğer yöntem ise nöbetleri kontrol altına almanın güç olduğu durumlarda boynun yan tarafına uzanan vagus siniri aracılığı ile beyine uyarılar göndermektir. Epilesi hastaları veya çocukların aileleri bu konuda bilinçli olmaları ve doktordan izinsiz tedaviyi kesmemeleri ya da ara vermemeleri hayati önem taşır.
Detaylı bilgi ve randevu için biz sizi arayalım.
İlgili Makaleler
Ameliyatsız Migren Tedavisi
Ameliyatsız migren tedavisi, cerrahi müdahale gerektirmeyen, daha az invaziv ve genellikle daha güvenli olan tedavi yöntemlerini ifade eder.
Devamını OkuEEG ve EMG
EEG ve EMG, klinik uygulamalarda sıkça başvurulan testlerdir ve hastaların yaşam kalitesini artırmak için doğru tanı ve tedavi süreçlerinde kritik bir rol oynar.
Devamını OkuUyku Bozuklukları
Uyku insan yaşamının 3 te birini kapsayan fizyolojik bir ihtiyaçtır. Uyku bozuklukları, birçok psikolojik veya nörolojik rahatsızlıklara bağlı ortaya çıkabileceği gibi, sadece uyku bozukluğu olarak da görülebilir
Devamını OkuPeriferik ve Santral Sinir Sistemi Hastalıkları
Santral sinir sistemi, diğer adıyla merkezi sinir sistemi beyin ve omurilikten, ayrıca bunlarla bağlantılı olan sinirlerden meydana gelmiştir. Çevresel sinir sisteminden duyusal impulsları alır, buna yanıtı kontrol eder. Santral sistem vücuttaki kontrol ağı gibidir. Bu sistemden etkilenen faaliyetler ise, kas kontrolü, nefes alıp verme, görme ve bellektir. Bu önemli bölümdeki hasarda ya da bir hastalığın bu alanı etkilemesi sonucunda ciddi sağlık sorunları yaşanabilir. Beyinde anormal elektriksel aktivite sonucunda epilepsi yani sara hastalığı, otoimmün hastalıktan oluşan multipl skleroz MS, dopamin eksikliği nedeniyle parkinson hastalığı oluşabilir. Bunlar gibi santral sinir sistemindeki bozukluklardan kaynaklanan çeşitli rahatsızlıklar bulunmaktadır
Devamını OkuParkinson Hastalığı
Parkinson hastalığı kademeli olarak ilerleyen (progresif) bir hastalık türü olup ve yol açtığı el, kol, bacak, çene ve yüzün titremesi gibi belirtiler zaman geçtikçe kötüleşir. Hastalık ilerledikçe kişi yürüme, konuşma zorluğu yaşayabilir ve günlük basit ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayacak duruma gelebilir.
Devamını OkuNöropatik Ağrılar
Nöropatik ağrılar doku ağrılarından farklı olarak, sinir sisteminin herhangi bir yerindeki hasardan ya da hastalıktan kaynaklanan ağrılardır. Dolayısıyla yanlış alarm çalıyor, bir yerinizi jilet kesmiyor ama kesiyormuş gibi bir acı duyuyorsunuz. Ya da yanıyor gibi olduğunu söylerler mesela şeker hastaları ayaklarının altının yandığını söylerler. Nöropatik ağrı, insanları hayattan kopartmasına rağmen doğru tedavi edildiği taktirde kurtulmanın da mümkün olduğu bir ağrıdır
Devamını OkuMultipl Skleroz ve benzeri hastalıklar
Halk arasında MS hastalığıolarak bilinen Multiple Skleroz;hareket aksaklığı, kaslarda güçsüzlük, kısmi felç, dengesizlik, konuşma ve görme bozuklukları gibi çeşitli belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Ataklar halinde görülen MS, erkeklere oranla kadınlarda 2 kat daha fazla görülüyor.
Devamını OkuMigren Tedavisi
Bazı migrenlerin önlenmesine ve daha az ağrılı hale gelmesine, ilaçlar yardımcı olabilir. Migrenin tedavisinde etkili olan başka yöntemler de bulunmaktadır.
Devamını OkuMigren Nedir?
Bir migren, genellikle başın bir tarafında şiddetli zonklama ağrılarına veya nabız atma hissine neden olabilir. Genellikle bulantı, kusma ve ışığa/ sese aşırı hassasiyet eşlik eder. Migren atakları saatlerce hatta günlerce sürebilir ve ağrı o kadar şiddetli olabilir ki günlük aktivitelerinize engel olabilir.
Devamını OkuFelç Nedir?
Felç, vücudunuzun bir kısmında kas fonksiyon kaybıdır. Kısmi veya tam ve geçici veya kalıcı olabilir. Felç, vücudunuzun herhangi bir bölümünü, hayatınızdaki herhangi bir zamanda etkileyebilir. Bunu yaşarsanız, etkilenen bölgelerde muhtemelen ağrı hissetmezsiniz.
Devamını OkuKas Hastalıkları
Hemen hemen her yaş grubunda görülebilen kas hastalıkları (miyopatiler), günlük yaşamın büyük oranda kısıtlayan ve hızla ilerleyen hastalıkların başında gelmektedir. Doğru ve erken teşhisin oldukça önemli olduğu kas hastalığında genetik etkenler büyük bir rol oynamaktadır. Genellikle ailesinde kas hastalığı bulunan kişilerde rastlanılan bu hastalık 2-3 kuşak ilerisinde de gözlemlenebilir. Kesin tedavisi bulunamayan kas hastalığı, fizyoterapi ve rehabilitasyon ile hastanın kaslarının kuvvetlendirilmesi ve düzeltilmesi sağlanmaktadır. Kas hastalığı doğuştan meydana gelebileceği gibi çocukluk, ergenlik ve yaşlılık dönemlerinde de meydana gelebilen bir rahatsızlıktır. Hasta merdiven çıkarken, yürürken ve oturduktan sonra kalkarken güçlük çeker. Zamanla günlük hayatını büyük oranda kısıtlayan kas hastalığı, toplumda oldukça yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Hastalığın ilerleyen zamanlarında kaslarda zaafa yol açarak kasların güçsüzleşmesine neden olmaktadır. Kas hücrelerinin yapı ve işleyişlerindeki bozukluklar nedeniyle meydana gelen bu hastalık aynı zamanda kas ve sinir hastalıkları olarak da adlandırılmaktadır
Devamını OkuBaş Dönmesi (Vertigo)
Vertigo baş dönmesi, sersemleme gibi etkilerde kullanılan nöroloji alanında sıkça karşılaşılan şikayetler arasında yer alır. Vertigo baş dönmesi başlı başına bir hastalık değil, sadece bir hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkar. İnsanların nöroloji polikliniklerine gitme nedenlerinin arasında en fazla bu sorun bulunur. Baş dönmesi, sersemlik, başın sallanması, dengesizlik gibi yakınmalar insanları huzursuz eder.
Devamını OkuDemans (Alzheimer ve Diğerleri)
Yaşın ilerlemesi ile başlayan santral sinir sistemi ve diğer organlarda bazı fonksiyonların azalması fizyolojik ve sosyal yaşamı bozmayan bir durumdur. Demans ya da yaygın adıyla bunama ise kişinin bilişsel işlevlerinde, daha önce edindiği işlev düzeyine göre kötüleşme ile giden bir klinik sendromdur.Buna ilaveten davranış bozuklukları, sosyal ve mesleki aktivitelerde bozulma gözlenir.
Devamını OkuElektroensefalografi (EEG)
Elektroensefalografi tanımın kısaltması EEG’dir. Bu işlem insan beyninin elektriksel etkinliklerinin değerlendirilmesi amacı ile yapılır. Beyin dokularında bulunan sinir hücrelerin ile alakalı elektriksel sinyaller kafada bulunan saç kaplı deriye iletilmektedir. İletilen bu sinyaller kafa bölgesine yerleştirilecek olan elektrotlar yardımı ile bilgisayara aktarılır. İletilen tüm sinyaller alanında eğitim almış ve tecrübeli olan Nöroloji uzmanı hekimleri tarafından detaylı bir şekilde değerlendirilir. Elektroensefalografi sıklıklar aşağıdaki durumlarda gerçekleştirilir
Devamını OkuBeyin Damar Hastalıkları
Beyin damarlarının çeşitli patolojik durumlar nedeni ile daralması, tıkanması veya yırtılarak kanın damar dışına çıkması sonucu oluşan durumlardır. Serebrovasküler hastalık, stroke, inme gibi terimlerde aynı anlamda kullanılır. Beyin damarlarının daralma ve tıkanması ile oluşan duruma iskemik beyin damar hastalığı, damarın yırtılarak kanın beyin içinde yayılmasına beyin kanaması denmektedir
Devamını OkuElektromiyografi (EMG)
Kaslar, onları kontrol eden sinirler, duyusal (his) ve otonom sinir liflerinin işlevlerini test eden bir tanı yöntemidir. Sinir iletim incelemelerinde sinirler düşük akım şiddetinde (1-100 mA) elektrik ile uyarılır, yüzeysel kayıt elektrotları ile cevaplar kaydedilir. İğne EMG’sinde kaslar özel olarak üretilmiş steril (arınık) EMG elektrotları aracılığıyla incelenir. EMG incelemesi, duyusal, otonom ve motor sinir lifleri, sinir-kas bileşkesi ve kas işlevleri bozukluklarının tanısında yardımcı bir yöntemdir.
Devamını OkuEpilepsi (Sara)
Epilepsi, (sara) hastalığı olarak ta adlandırılır. Beyindeki sinir hücrelerinin zaman zaman anormal elektrikli deşarjları sonucu ortaya çıkan nörolojik bir bozukluktur. Beynin normal de çalışması ile elektriğin aşırı kontrolsüz yayılımı sonucu oluşur ve geçici bilinç kayına neden olur. Deşarjların ortaya çıktığı bölge neresi ise o bölgenin görevine dair belirtiler ortaya çıkar.
Devamını OkuBeyin ve Omurilik Tümörleri ve İltihaplanmaları
Beyin ve omurilik tümörleri beyin veya omurilikte kontrolden çıkmış anormal hücrelerin kitleleridir. Vücudun neredeyse herhangi bir bölgesindeki hücreler kansere dönüşebilir ve vücudun diğer alanlarına yayılabilir.
Devamını Oku